google-site-verification=kWoTxavAbhKZBS_F4MVGhe__0qPOA9OkxdwVnGcwF9U Müzik yaparak para kazanılır mı? (Başlangıçtan ileri seviyeye yolculuk)
top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıErhan Karaca

Müzik yaparak para kazanılır mı? (Başlangıçtan ileri seviyeye yolculuk)

Güncelleme tarihi: 13 Tem 2020

Hem evet hem hayır.


Öncelikle şunu açığa kavuşturalım. Müzik yapmanın, çalmanın birkaç yolu var;

1. Kendi bestelerini yaparak, kendi projeni oluşturarak; bir grup kurarak ortaya bir şeyler koymak

2. Cover band olmak. Yani başkasının parçalarını sahnede veya kayıtlarda icra etmek.

3. Bir sanatçı ile çalmak. Ünlü bir isim veya bir grubun elemanı olmak.


Şimdi ilk olarak proje oluşturma kısmını kendimce açıklayayım. Bu açıklamalar tamamen kendi tecrübelerime dayanıyor. Yani kendimce doğru, sizce yanlış olabilir.


1. Proje oluşturmak (Metal grubu)

Sanırım para kazanmak için en zor kısım bu. Ama aynı zamanda çapı en geniş olan kısım da bu. Bir Metallica da olabilirsiniz. Veya provalardan öteye gidemeyen bir grup da olabilirsiniz. Peki Metallica olma yolunda ne yapılır? Nasıl bir yol izlemek gerekir? O kadar ilerleyemedim ama kendimce edindiğim tecrübelerimden ve çevremde gördüğüm, tanıştığım, konuştuğum gruplar ve elemanlarından edindiğim bilgiler vasıtasıyla açıklamaya çalışayım.

Diyelim davulcusunuz. Bir de gitarist arkadaşınız var. Bu ikili genelde şarkı yazmak için yeterli. Şarkıları yazdınız, provasını yaptınız. Artık bir vokale, bir bas gitariste belki klavyeciye vs vs. Ne tarz müzik yapıyorsanız ve ne anlatmak istiyorsanız onun gerektirdiği eleman ve ekipmana ihtiyacınız var. Elemanları buldunuz ve grubu kurdunuz. Yazılmış 8-10 parçanız var. Bunları kaydetmenin zamanı geldi. Artık herkes evde gitarlarını kaydedebiliyor. Davullarını bilgisayardaki VST'ler aracılığı ile hazırlayabiliyor. Stüdyo kaydı her zaman daha masraflı olur ve çok daha fazla çalışma ve tecrübe gerektirir. Benim tercihim tüm enstrümanların, özellikle davulun stüdyoda kaydedilmesi. Kaydı yaptınız. Edit, mix, mastering. Bunlar hep cebinizden çıkıyor bu arada. Sonraki aşama kaydı biryerlere koymak. Youtube, Spotify... artık onlarca imkan var. Bir de klip çekmek iyidir. Tabi onun masrafı da cebinizden çıkıyor. Her şey tamam. Şimdi ne lazım? Konser verelim. Yerel konserler, kendi şehrinizde çaldınız. Sonra yavaştan şehir dışına açıldınız. Belki mevcut festivaller derken adınız duyulmaya başladı. Bu arada bu konserlerin çoğunda yine bir çok şey cebinizden çıkıyor. Daha adı duyulmamış bir grup "Şu kadar para istiyorum" derse o kadar para istemeyen bir çok grup sırada bekliyor olur. Şu kısım çok önemli. Parçalarınıza ne kadar güvenirseniz güvenin kimse buna bakmaz. Albüm şirketlerinin öncelikli baktığı şey satıştır. "Bu grup kendi kendini ne kadar pazarlayabiliyor?", "Kendi başına ne kadar konser yapmış?", "Kaç kez izlenmiş vs.". Ülkemizde bir metal grubunun konser verebileceği şehirler belli. O şehirler içinde de ne kadar destek, mekan, seyirci bulabileceği de belli. O yüzden artık yurtdışına açılalım? Bu kısımda da durumlar şöyle. Festivallere başvurabilirsiniz veya tek tek promoter bularak, mekanlara sorarak turne yapmak istediğinizi söylersiniz. Onlarda sizin özgeçmişinize (Press Kit) bakarak karar verir. Bu Press Kit nedir? Grubun biyografisi, CD'leri, Kliplerinin olduğu DVD'ler, fotoğraflar, Reviewlar. Review kısmı bana göre önemli. Review yani yaptığınız işlerin kritiğinin bir yayın tarafından yazılması. Puanlanması. Promoterlar buna önem verir. Buna nasıl sahip olcaksınız? Webzine, dergi vs bularak Press Kit'inizi istedikleri adrese yollayarak. Bunları da yaptınız diyelim. Ve artık birkaç festival tamam gelin çalın dedi. Bu kısımda şartlar konuşulur. Her grup için şunlar geçerli. Yalnız her grubun her konuda söz hakkı olmaz. Bu ya size teklif olarak gelir ya da siz teklif olarak (Rider) gönderirsiniz.


Rider Hazırlama

Yolculuk + Konaklama + Yeme İçme + Sahne Ücreti + Backline + Backstage


Yolculuk: Yolculuğun nasıl yapılacağı. Uçakla veya herhangi bir araçla. Uçak ise bütçenin kim tarafından karşılancağı. Araç ise yakıt masrafının kim tarafındna karşılancağı. İleri seviye gruplarda uçuş şirketi ve sınıf da tercih edilir.

Konaklama: Grupta kaç kişi var. Kaç kişilik odalarda kalınacak. Sigara içilen/içilmeyen oda tercihleri.

Yeme İçme: Etkinlik öncesi ve sonrasında gruba verilen yemek.

Sahne Ücreti: Konser başına gruba ödenen ücret.

Backline: Grubun performansını gerçekleştirebilmesi için sahnede gerekli olan ekipmanlar. Davul seti, ziller, tabure, elektronik araçlar, amfiler, monitörler, ışıklar; yani sahnedeki her şey. Aynı zamanda sahnede nasıl durulacağını gösteren bir görsel. Ses ve ışık mikserleri ve bunları kontrol eden kişiler. Tüm mikrofon bağlantıları hakkında bilgiler.

Backstage: Sahne arkasında neler isteniyor. Ayna, koltuk, buzdolabı, havlu, duş, sandviç, meyve, alkollü/alkolsüz içecekler vs vs. İleri seviye grupların bu kısımda daha çok söz hakkı olur. Olması gereken içeceğin markası ve modeline kadar detay olabilir.


Tabi bu detayların hepsi ileri seviye grupları kapsıyor.

Yeni başlayan bir gruptan da rider istenir. Ancak en fazla en asgari düzeyde backline, konaklama, yeme içme karşılanır. Çoğu zaman yolculuk ve sahne ücreti yok denecek kadar azdır. Özellikle yolculuk kısmını cebinizden vermeye hazır olun.


Evet. Yurtdışında da çaldık.

Artık tam anlamıyla uluslararası bir grup olduk. Olduk mu? Kısmen.

Turne yapmaya para kaldı mı? Turneler de yeni başlayan gruplar için şu şekilde olur; Promoterlarla iletişime geçersiniz. Kendinize bir rota çizerek o şehirlerdeki mekanları ayarlarsınız ve yola çıkarsınız. Burada para genellikle konser başı gelir.

Bir diğer ihtimal de büyük grupların turnelerine açılış grubu olarak katılmak. Booking şirketleri size teklif gönderir veya siz onlara teklif gönderirsiniz. Bu kısım da turne şartlarına göre değişir. Örneğin Gojira, Behemoth Avrupa turu yapıyor. 2 headliner. 2 de opener band isteniyor. Bu opener band yani açılış grupları konser/gün başına şirkete para öder. Ki bu paralar genelde 200-400 Euro civarındadır. Evet turneye katılmak için para ödüyorsunuz. Para almıyorsunuz. Bunun da mantığı; Siz büyük grupların hazır seyircisine çalıyorsunuz böylece bilinirliğiniz artıyor. O yüzden reklam ücreti gibi düşünülebilir.


Kendi reklamınızı ne kadar çok yaparsanız büyük şirketlerin/festivallerin dikkatini o kadar çok çekersiniz. Reklam sadece sosyal medya değil, gerçek reklam olmalı. Yani sahne. Yılda 50 üzeri konser vermek, belli dönemlerde yeni materyal çıkarmak, ekipmanlarınıza ve sahne performansınıza dikkat etmek, mümkün olduğunca yeni insan tanımak (grup elemanı, organizasyon vs) ve en önemlisi insan ilişkilerine önem vermek. Metal piyasası küçük. Kimse de rockstar değil. O yüzden yaptığınız işe odaklanın. Başkalarının işine, zevkine karışmayın. Daha çok öğrenin. Ve bol para harcayın :)


Malesef para harcamadan para kazanılmıyor. Çevre bakımından şanslıysanız farklı yönlere gidebilir ama bu kısma hiç şahit olmadım.

İyimser bakacak olursak: Olduğunuz yerden çıkmak size tahmin edemeyeceğiniz kadar farklı kapılar açıyor.


Hadi çalışmaya devam!

Erhan


293 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page